GÜN 46 Günlerden Salı
Sabah 10 :00 da uyandık ve gün için planları yaptık.
 Tembellik gibisi yok be kardeşim...
Elektrik ve  beslenme işlerini tamamladık .
 Giyindik ve öğlene doğru Paris'e kavuşalım dedik.
 Kampın otobüsü bizi tren istasyonuna kadar götürüyor.
 Oradan RER ile Nation da inip,Place Clichy 'ye geçtik.
 Burada, bizim Ayşe ile aşerdiğimiz ünlü midyeci Leon var.
 Hemen daldık.
 Midyelerimizi ısmarladık ve büyük heyecan içinde bir şişe beyaz şarap eşliğinde tencerenin dibini bulduk.
 Çok alçakça yapıyor bu işi Leon.
 Bize bir keyif patlaması yaşattı.
 Clichy den Champs Elisee ye geldik.
Bu şehir, gerek Ayşe gerekse benim tarafımdan sayısız kez ziyaret edilen bir kent olduğundan ötürü.Adres ve yerlere hakimiyetimiz tamdır.
"Paris, avucumuzun içi" bir durum var yani ...
Amerikalıların bir türlü söyleyemediği ,Champs Elisee den, metro ile Chatelet'ye geçtik.
 Önce bir Fransız cafe nostaljisini yaşadık sonra da Notre Dame ziyareti yapık.
 Ortalar da ne Quasimodo ne de Esmeralda var .
 Irkçı değilim ama ,Japon turistleri Quasimodo ya benzetmek çok ayıp olabilir.
 Notre Dame 'dan sonra ,Seine kıyısına yöneldik ve nehir ile senli benli olduk. Orada ,Ayşe ye, en sevdiği şarkılardan "Gigi Jeanmaire" şarkıları dinlettim.
Seine Kıyısında ,biraz oyalandıktan sonra, metro ile Grand Boulevard a geçtik.
 Sıkı bir arama sonunda, Chartier'yi bulduk.
"Chartier" Paris in çok önemli lokantalarından biri olup, rezervasyonu yoktur.
 Allahın oğlu olsanız, kuyrukta sıranızın gelmesini bekleyeceksiniz.
 Önümüzdeki kuyruğun boyu ,bizi korkuttu fakat 2 kişilik yerler daha hızlı boşaldığı için, korktuğumuz kadar beklemedik.
 Harika bir yemek yedik.
 Ağzınıza layık.
Chartier, kendine has yöntemler geliştirmiş bir lokantadır.Örneğin, masa örtüsü olarak kağıt kullanmaktadırlar ..Son derece deneyimli garsonlar siparişinizi masanın üstüne yazmaktadır.
Her yemeğiniz geldiğinde yemeğin ücreti siparişinizin yanına yazılmakta olup her an ne kadar içerde olup olmadığınızı denetlemek şansı var..Artık cebinizin durumuna göre ısmarlamak mümkün ..Temiz ve sağlam bir yer ..Sürprize yer yok ..
O nedenle her an tıka basa doludur ...
 Oradan binip Torcy'ye yetiştik.
 Telefon ederek minibüsümüzün bizi istasyondan almasını sağladık.
 Programa ilaveten ,hep yağışlar var fakat, kampa dönünce ek bir şişe şarap daha devirerek ,bu seferki Paris maceramızı noktaladık.
Ayşeciğimin şarkısını da buraya ilave ediyorum :
 http://www.youtube.com/watch?v=b8JOi1q5ugs