GÜN 02 GÜNLERDEN HALA CUMA:
 
Havana uçağımız daha büyük ve herkesin önünde monitörler var .
Bu uzun yollarda sıkılmayınız diye .
İsteyen kafasına göre film seyretsin isteyen oyun oynasın diye ...
 yani bir özgürlüktür gidiyor..
Tek sorun, monitörlerin reset edilmesi zorunluluğu ve kaptanın bu kadar aleti reset etmek için pek gönüllü olmayışı…
 Aldırma gönül aldırma.... 
Çektim I pad i daldım Okey e …
Çok yeteneksizim hiç olmazsa biraz geliştiririm diye düşünüyorum...
Yerel saatle 17:15 te Havana Jose Marti havaalanına vardık.
Bu Jose Marti denilen zat kimdir ? 
José Julián Martí Pérez,(Bunların adı biraz uzundur ) (28 Ocak 1853 – 19 Mayıs 1895). Küba bağımsızlık mücadelesinin öncüsü, şair ve yazardır.
 1853 yılında Havana'da doğan Marti, 17 yaşındayken sömürge yönetimine muhalif eylemleri nedeniyle İspanya'ya sürgün edilmiştir.
  İspanya'da yaşadığı dönemde, Küba'da siyasi hükümlülerin maruz kaldığı eziyetleri anlatan bir broşür yayınlamıştır.
  Zaragoza Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra Mexico City'e (ciudad de Mexico) gitmiş ve burada edebiyat çalışmalarına başlamıştır.
  11 Nisan 1895'te Jose Marti, aralarında Generalísimo Máximo Gómez y Báez (dedim ya uzundur diye )'in de bulunduğu sürgündeki muhaliflerden oluşan bir güçle Küba'ya ulaşmıştır.
  19 Mayıs1895'te Dos Rios savaşında İspanyol güçleri ile girdiği çatışmada yaşamını yitirmiştir.
  Mezarı Santiago de Cuba'da Santa Efigenia mezarlığındadır.
Son söz: Türkiye`de İstanbul-Esenyurt`da ve Ankara Çankaya'da (Hoşdere Caddesi üzerinde) heykeli bulunmaktadir. Ayrıca ismiyle anılan Jose Marti Küba Dostluk Derneği bulunmaktadır. 

İşte bu devrimci kardeşimizin alanına indik.
 Gümrük, Salih in bavulundaki sabunlara takıldı ama sorun yok .
 Şimdi sıra para bozdurmağa geldi .
 Sistem karmaşık olmakla birlikte kısaca anlatacağım.
Turistler ve yabancılar için para birimi CUC tur.Cubano Convertible ( çevrilebilir Cuba Pezosu ) 
 Doları cezalandırma amacıyla bozdurmalarda %10-20 komisyon alıyorlar .
 Kağıt üzerinde Euro ya böyle bir ceza yok ....ama 1E=1.08CUC paritesi kullanıldığı için Sabitlenmiş oranla çevrilebilir peso, dünyanın en değerli onuncu para birimi oluyor. 
 Kıssadan hisse:"Ohh cennete geldik" hikayelerini unutunuz …
 Bir de yerli halkın kullandığı National Peso var orada da oran 24 National=1 CUC olarak gidiyor..
Kapının önüne çıktık 
Şöförlerin hepsi 25 CUC tiradını söylüyor .
Ben illa ki 20 diyorum 
Sonunda bir tanesi razı geldi.
 Adresi bildirdik ve araca doluştuk .
 Müzik patlaması ile şehre gidiyoruz .
 Bir yere varınca şöför "yol bozuk" diye kıvranmağa başladı .
 Hiç üstümüze alınmıyoruz .
Garip bir yere vardığımızda ,şöför,aniden arabadan inip kapıları açtı :
 "bu kadar" dedi..
Aman yaman demeğe kalmadan kendimizi garip bir sokakta bulduk .
Hava kararmış ...durum pek parlak değil 
O sırada hemen 2 çek çek araba belirdi... 
Fiyatı 30 CUC çektiler 
kendilerine gerekli cevabı el kol haraketleri ile verdik 
 Fiyat, çek çek başına 5 CUC a düştü.
 Tabi taksiciye 20 yerine 15 verdim bozulur gibi oldu ....
Bakışlarımdaki kararlılık o kerestere bir şeyler anlattı .
Homurdanıp gitti.
Nerede olduğunu bilmediğimiz bir eve valizleri sürükleyecek halimiz yok..
 Biz, çek çeklere transfer olduk ....yaklaşık 200 M giderek evimize vardık.
 Bakalım daha ne sürprizler bekliyor bizi ? 
 Neyse başka sürpriz yok .
Evimiz "Colonial ev" dediğimiz cinsten 
Antika koltuklar, vitray camlar ,müthiş avizeler falan ....
 Odamızı gösterdiler 
Bizim ki alt katta tam istediğimiz gibi.
 Ayşecik merdiven çıkmakta zorlanıyor.
Eşyaları bırakıp bulunduğumuz Amargura sokağını batıya doğru arşınlıyoruz .
 Köşede baba bir Otel var Adı Raquel hoteli 
Kapıdaki iri kıyım zenciler ayak üstü puro satmağa kalktılar .
 Biz daha yeni ufak bir kazık yemişiz …
 kibarlıkla reddettik ve Yerel halkın eski Meydan dediği Plaza Vieja ya vardık. 
 4 köşe iri bir avlu, bu meydan . 
 Köşede kalabalığı çokça olan bir yere doğru yönlendik .
Bir Orkestra ,hayalini kurduğumuz ..daha doğrusu Salih 'in hayalini kurduğu Latin müziği yapıyor..
Derhal tavlanıyorsunuz 
Oturduk .
İlginç olsun diye 1 metre 3 litre olarak satılan biralardan bir tane ısmarladık.
 Yiyecek olarak, arkadaki ocakçı, bir takım etler pişiriyor ..
 Onlardan da ısmarladık 
Biranın yanında, etleri ya da şişleri, çengel gibi astıkları bir kompozisyon yapmışlar.
 Etler hem kötü hem de asıldıkları için işkenceleri devam ediyor ..
 Birayı kazasız bitirdik …etleri hep birbirimize ikram ettik ama alan yok .
 Ummadığım bir hesap geldi 
 Kısaca "Welcome to Cuba" programı …
Ödedik ve yürüyerek evimize döndük 
Artık 24 saattir yaşadığımız "En uzun gün :30 ocak" nihayet bitiyor …
 
Bitmez ilk günün Clip'ini You Tube 'a koydum merak edenlere duyurulur:
 https://www.youtube.com/watch?v=Ik2PYCAd4Oo
 
Aynı şekilde Plaza Vieja Video'su emrinizde :
  https://www.youtube.com/watch?v=IvilNR-UNjw