GÜN 17 Günlerden Cumartesi
Sabah yağan yağmur, neredeyse arabanın tepesini sökecek .
 O kadar yani...
Saat 09:00 a doğru, kalktım ve idareye dün geceki arazi zaptı, davasını anlattım.
 Önce orada görevli biri, meseleyi kavramadan konuya daldı..nerdeyse biz kusurlu olacağız..
Ulan her isteyen, her yere ,kurulabiliyorsa ...o zaman ne diye kampa vardığımızda bir afra ,tafra ile her taraf zaten boşken, yer gösteriyorsunuz ? diye üzerine yürüyünce, ,Allahtan bize yardımcı olan kadın, durumu çabuk kavradı ve İsviçrelilere durumu bildirdi.
 Adamlar, bir saate boşaltacaklarını söylediler.
 Ben tekrar yatıp uyudum.
Uyandığımda herifler yüklemeyi nerdeyse tamamlamışlardı.
Bu arada kampçı kardeşlerimi uyarayım .
 Kamplarda maalesef böyle şeyler oluyor ve siz kenti gezerken, yerinizi bir başkasının doldurduğuna hayretle tanık oluyorsunuz ..
 Gençlik yıllarımda sorunu bizzat çözme eğilimlerim vardı ..
 Sizin anlayacağınız, ihkakı hak ( kendi hakkını bizzat arama) 
 Bu yolun tamamen yanlış olduğunu zamanla öğrendim .
 Lütfen görevlileri devreye sokunuz... onlar sizin adınıza sizin haklarınızı arayacak ve koruyacaktır .
 Aksi halde haklı bir davada hızla haksızlığa sürüklenebilirsiniz..
Bu arada ben de arkadaki Gazebo ya geçtim.
 Yazılar çiziler ve hesaplar yaparken herifler yerimizi boşalttılar.
Öğlen, Ayşecik, bize mükellef bir sofra kurdu.
 Vallaha muazzam bir "open buffet" oldu hani...
Şaraplarımızı içtik ve biraz dinlendik.
 Saat 17 :00 de yola çıktık.
 Montecatini 60 km mesafede bir yer.
Yolda yine yağmurlar var .
 Kentte pazar yeri kurulmuş oradan sıyırdık ve Funiculare yi bulduk.
1898 den kalma müthiş bir alet...
 İlk başta hiç itimat telkin etmiyor ,fakat şansımızı denemeye karar verdik.
 Funiculer bizi Alto Terme denilen tepeye çıkardı.
 Manzara nefes kesici.
 Altta tarihin ünlü kaplıcası Montecatini yer alıyor.
 Biraz bilgi vereyim :
Montecatini Terme ,adından da anlaşılacağı üzere, Toskana'da bir kaplıca kenti..
 Tarihi, Paleolitik dönemlere kadar uzanıyor ..
 Anlıyoruz ki nerede kaplıca varsa ,orada Paleolitik kalıntı vardır.
 Mezolitik dönemde kayda girmiş bir kent...ve 1530 yılında artık kaplıcalar Medici ve Karakuşlar olarak anılmaya başlıyor ...
Mediciler de hırsızlık o düzeyde ki, giderken, kapı ve pencereleri dahi söküp almışlar..
Geriye sadece 160 ev kalmış ..o derece yani... 
 1905 yılında, kentin adı, kısa bir süre için Montecatini Banyoları adını almış ama halkın içine sinmeyince, bugün artık Montecatini Terme ünvanına kavuşmuş...
 Hoteller bollaşınca, haliyle havalı lokantalar, tiyatrolar, gece kulüpleri ve casinolar almış başını gitmiş..
1900 lerde, sokaklarda , Guiseppe Verdi ye rastlamak ve Luigi Pirandello ile yan yana kahve içmek mümkünmüş..
 Ayni zamanda ,bir süreliğine Davos olmağa soyunmuş 
 1926 da yapılan toplantılarda ,75000 misafir ağırlanmış..
 Benito Mussolini ,16 mayıs 1930 da kenti adeta takdis etmiş..
 Montecatini ,bugün İtalyanın en turistik yerlerinden biri sayılmakta ....
 Özellikle yumurta ve şeker ile yapılan yöresel wafflellar tatlı niyetine satılmaktadır..
 Devam ediyoruz.
 Tepeye vardığımızda ,buranın küçük bir dağ pırlantası olduğunu görüyoruz..
 Her tarafı dolaştık, yağmur ve nem insanı bezdiriyor.
 Köpekler bile saçak altlarına kaçışıyor.
 Meydanda ,güzel bir kahvede kahvelerimizi yudumladık.
"Kar bora fırtına sükun bulacak,
Sana düşmanlar, sana düşmanlar selam duracak" konumu
Fünikülerimize bindik ve tekrar ovaya döndük.
Şahbaz a bindik artık hedef Viareggio ...
 
Her gün,günün karelerini toplayarak video haline getirdim ve kolaylık olsun diye You tube'a koydum ...ilgileniyorsanız aşağıdaki linki tıklamanız yeterli:
 http://www.youtube.com/watch?v=Phc44NQX0Bw